
İşe İade
İşçinin feshe karşı korunması ve iş ilişkisinde sürekliliğin temini modern iş hukukunun önemli konularından birisini oluşturmaktadır. Taraflar arasında iş sözleşmesi ile oluşan hukuki ilişkinin dayanaksızlığına karşı işçinin korunması amacı ile İş Hukukunun geliştirdiği özgün hukuki yöntemlerden birisi de iş güvencesidir. İş güvencesi, işçinin feshe karşı korunmasına yönelik önlem ve sınırlamaların dışında, işe iade ve feshin sonuçlarını hafifleten tazminatlar ile birlikte geniş ve kapsayıcı bir sistemdir. İşçinin işinin güvence altına alınması ve işverenin keyfi fesihlerine karşı korunması çağdaş iş hukukunun temel amaçlarından birisi olarak kabul edilmektedir. İş sözleşmesinin meşru ve makul nedenler dışında feshedilmesinin önlenmesi ile işçinin geleceğe güven duygusu içerisinde bakabilmesi sağlanabilir. İş ilişkisinin sona erdirilmesinin gerektiği durumlarda ise sona ermenin ekonomik ve sosyal yönü ile işçi aleyhine doğurabileceği muhtemel zararlı sonuçların etkisini azaltan hukuki tedbirlerin alınması gerekir.
İşe İade Davası Nedir?
Yukarıda belirttiğimiz gibi, işçinin feshe karşı korunması, feshin geçerli nedenlere dayandırılmasını ve fesih bildirimine karşı işçinin dava hakkını kullanabilmesini gerektirir. İş Kanununun 18/1 maddesine göre, otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. 18. maddenin belirtilen fıkrasına aykırılık halinde 20. maddede işçinin dava yoluna başvurabilme hakkı olduğu düzenlenmiştir. “Fesih bildirime itiraz ve usulü” başlıklı 20. madde hükmü gereğince, iş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Toplu iş sözleşmesinde hüküm varsa veya taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede özel hakeme götürülür.
İşe İade Davasının Şartları Nelerdir?
İşe iade davasının esasına girilebilmesi için maddi hukukun aradığı bazı şartların gerçekleşmesi gerekmektedir. İşe iade davasında, dava hakkı sadece dava hakkının unsurları lehinde mevcut olan işçinindir. İşçinin işe iadeye yönelik talep hakkını dava yolu ile kullanılabilmesi için iş hukuku tarafından tanınan hakkın doğması gerekir.
İşyerinde en az 30 işçi çalıştırılıyor olması gerekir. Bu 30 işçi sayısı işverenin aynı işkolundaki bütün işyerlerini kapsar. Örneğin bir işverenin bir mobilya mağaza zinciri aynı ad altında işletilmektedir. Ve işçi bu mağazaların birinde çalışmaktadır. Çalıştığı mağazada her mağazada 5 işçi çalışıyor olsa bile, bütün mağazalardaki çalışanların sayısı toplanır. Bu toplam 30 işçi ve üstü ise işe iade davası açılabilir. İşçi sayısı belirlenirken çırak ve stajyerler hesaba katılmaz. Asıl işveren ve alt işveren durumunda ise asıl işveren ve alt işveren işçi sayıları ayrı ayrı değerlendirilir. İşçi sayısını az göstermek amacı ile böyle bir yol seçilmiş ise ispat edildiği takdirde işçi sayısı birlikte değerlendirilir.
2) İşçi bu işyerinde en az 6 aydır çalışıyor olmalıdır, 6 aylık kıdem hesaplanırken işçinin, aynı işverenin tüm işyerlerinde geçirdiği süreler dahil edilir. . Yer altı işlerinde çalışan işçi için bu şart gerekli değildir.
3) İşçi ile işveren arasında belirsiz süreli bir iş sözleşmesi bulunmalıdır. Dolayısıyla belirli süreli sözleşme ile çalışan işçinin işe iade davası açma hakkı bulunmamaktadır.
4) İşletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili ve yardımcıları ile işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekillerinden olmamak gereklidir.
5) İş akdinin haksız yere işveren tarafından feshedilmiş olması gerekmektedir.
İş kanunu madde 18 hangi hususların fesih için geçerli sebep olmadığını tek tek saymıştır.
- a)Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak.
- b)İşyeri sendika temsilciliği yapmak.
- c)Mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip veya yükümlülüklerini yerine getirmek için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurmak veya bu hususta başlatılmış sürece katılmak.
- d)Irk, renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş ve benzeri nedenler.
- e)74 üncü maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde işe gelmemek.
- f)Hastalık veya kaza nedeniyle 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık
İşveren işçiyi işten çıkarırken iyiniyetli olmalıdır. İş akdine son vermeden önce işçiyi çıkarmak yerine başka bir şekilde çalıştırabilecek ise, işçinin çalışmasını bu şekilde değerlendirmelidir. İşçiyi işten çıkarma son çare olmalıdır.
İşçinin iş akdine son vermeden önce işçinin savunmasının alınmış olması gerekmektedir. Bu kurala uyulmadan, işten çıkarma gerçekleşmişse işe iade davasında, işçi tarafından bu husus ileri sürülmelidir.
İşe İade Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Hangisidir?
İşe iade davası, işçi ile işveren arasındaki iş sözleşmesinin feshinden kaynaklanması, İş Kanuna dayanan hak iddialarından doğan hukuk davalarından biri olması nedeni ile İş Mahkemeleri Kanunu madde 1 ve İş Kanunu madde 20 gereği iş mahkemelerinde görülmektedir. İşe iade davasında iş mahkemesinin görevli olabilmesi için, davacının İş Kanunu veya Basın İş Kanunu anlamında işçi olması, iş sözleşmesine istinaden çalışmış olması şarttır. Görevli iş mahkemesinde işe iade davasının açılması ile birlikte, 1 aylık dava açma süresi kesilir. Söz konusu hüküm gereği, işe iade davalarında yetkili mahkeme, davalı işverenin ikametgahı mahkemesi veya işçinin işini yaptığı yer, yani işyerinin bulunduğu yer mahkemesidir.
İşe İade Davası Ne Zaman Açılmalıdır?
İş Kanunu 20. maddesinin 1. fıkrasında, iş sözleşmesi feshedilen işçinin, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabileceği düzenlenmiştir. İşe iade davasının bir ay içinde açılması zorunluluğu, işe sözleşmesinin feshedildiği hallere ilişkindir. İşverenin hukuki sonuç doğuran fesih iradesinin bulunmadığı zamanlarda, işe iade davasına konu olabilecek fesih işlemi bulunmadığından, davanın reddi gerekecektir. İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildirimin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açmalıdır. Söz konusu hükmün anlamı, fesih bildiriminin işçiye ulaştığı tarihten itibaren bir ay içinde işe iade davasının açılmasıdır.